Sıradaki içerik:

Gaziantep LoL Solo Q Turnuvası Başvuruları Başladı

e
sv

Akıllı Telefonların Dünden Bugüne Evrimi (Akıllı Olan Telefon iPhone Değildi)

avatar

admin

  • e 0

    Mutlu

  • e 0

    Eğlenmiş

  • e 0

    Şaşırmış

  • e 0

    Kızgın

  • e 0

    Üzgün

Akıllı Telefonların Dünden Bugüne Evrimi (Akıllı Olan Telefon iPhone Değildi)

Akıllı Telefonların Dünden Bugüne Evrimi (Akıllı Olan Telefon iPhone Değildi)

1994 yılında dönemin nispeten rakipsiz olan teknoloji devi IBM, ilk akıllı telefon olarak bilinen cihazını tanıttı ve satışa çıkardı. Bugün aynı topraklarda cirit atan onlarca şirket, bizim için artık hayati önem taşıyan cihazlar üretiyorlar. Peki telefonlar nasıl oldu da bizi bizden daha iyi tanır hale geldiler? TeknoTarih’in yeni bölümünde sizi yine kısa bir yolculuğa çıkarıyoruz.

Yaygın görüş, akıllı telefonlarının kökenini Apple’ın 2007 yılında tanıttığı ilk iPhone modeline dayandırıyor. Halbuki, her zaman olduğu gibi teknoloji dünyasının ilklerine dair yine bir yanılgı içerisindeyiz. Webtekno, teknoloji tarihinin dönüm noktalarıyla size daha doğru ve güvenilir bilgiler sunuyor. TeknoTarih serimizin yeni yazısında, akıllı telefonların evrimine doğru yolcuğa çıkıyoruz.  

Başlamadan önce bir konuda anlaşmamız gerek. Cep telefonları olarak bildiğimiz klasik telefonlardan çok söz etmeyeceğiz. Zira odaklanacağımız konu “akıllı” telefonlar olacak. Bunun için de öncelikle bir telefonu akıllı kılan şeylerin ne olduğu bilmekte fayda var. Klasik telefonlar, bir telefondan bekleyeceğiniz temel işlevleri yerine getirebilirler, ancak akıllı telefonlarda daha fazlası vardır. İnternet erişimi tek başına bu farkı açıklamaya yeterli değil. Günümüzdeki akıllı telefonlar, sahibine göre şekillenen yapay zeka yazılımlarıyla destekleniyor, bir nevi cep bilgisayarı olarak görev yapıyorlar. Bir dakika, cep bilgisayarı mı? Evet, biz o cihazlara akıllı telefon demeden önce cep bilgisayarları diyorduk. 90’lı yılları görmüş olanlar, ne kadar ulaşılamaz ve pahalı olduklarını hatırlayacaklardır.

Şimdi hazırsanız yolculuğa başlayalım. 

1994: Tarihte ilk kez “akıllı telefon” deyiminin kullanıldığı cihaz: IBM Simon 

IBM, 1994’te “Simon Personal Communicator” adında bir cihaz üretti. Adı ne kadar da kaba ve odunsu, öyle değil mi? Simon, telefon özelliklerini barındıran bir cep bilgisayarı olarak tasarlandı, 1995’te “smartphone” yani “akıllı telefon” tanımlamasıyla anılmaya başlandı.  

Simon’un piyasaya çıkış fiyatı 899 dolardı. Muhtemelen bugünün ekonomi koşullarında satışa çıksaydı, araştırmalarımıza göre bu cihazın fiyatı 2018’de 1447 dolar olacaktı. Yani günümüzün en pahalı akıllı telefonunun yerini alabilirdi. Bu da IBM Simon’u aslında tarihin en pahalı akıllı telefonu yapıyor.  

1999: BlackBerry’nin şovu başladı:

 

Apple’ın kişisel bilgisayarlara kafayı taktığı, Steve Jobs’ın şirketinden kovulduğu, Samsung’un iş makineleri ürettiği yıllarda IBM ve BlackBerry rekabeti vardı. BlackBerry, hala ısrarla sürdürdüğü işe yönelik kişisel cihazlar üretmeye, 1999 yılında tanıttığı RIM 850 modeliyle başladı.  

RIM 850, kurumsal e-postlara, dijital rehberlere, takvimlere ve görev listesi oluşturmaya izin veren bir cihazdı. Bir bakıma, kablosuz internet deneyimi sunan, taşınabilir ilk kişisel cep bilgisayarıydı.  

2000: Milenyum çağı diye boşuna demiyoruz, kameralı ilk telefona selam verin: 

Bir telefonun akıllı olmasını sağlayan en önemli özelliklerden birisi de kameradır. Günümüzde 18 yaş grubunun üyeleri, hayatlarında neredeyse hiç kamerasız telefon görmediler. Bir zamanlar sadece fotoğraf çekmeye yarayan kameralı telefonlar, artık cebimizdeki robotun gözleri haline geldiler.  

Çoğu yanlış bilginin aksine Japon elektronik devi Sharp, 2000’de J-SH04 isimli başarısız bir kameralı telefon üretip piyasaya sürdü. Başarısızlığının nedeni cihazın kendisi değildi, insanlar o zamanlar kameralı telefon fikrini pek benimseyemediler.  

2003: Tüm zamanların en çok satan klasik telefonu Nokia 1100 piyasaya sürüldü 

Evet, klasik telefonların adını çok anmayacağımıı söylemiştik, ancak kişisel telefonların yaygınlaşmasını sağlayan tarih yazan teknolojileri de görmezden gelemeyiz. Nokia bugün, bunu başaran bir firma olarak devlerin altında eziliyor olabilir. Her şeye rağmen hala onun başarısını egale edebilen çıkmadı. 2003 yılında çıkan Nokia 1100, tarihin en çok satan telefonu olarak genel klasmanda zirveye oturdu.  

1100, telefon sektörünün fitilini ateşledi, rekabeti üst düzeye taşıdı. Bu aşamadan sonra her üretici, daha fazlasını sunmak için savaş verdi. Daha fazlasını sunmak için geçmişe göz kırpmayı akıl eden üreticiler kazandılar. Yeni ile eskinin birleşmesi, son derece işlevsel olması, sorunların giderilmesi gerekiyordu. Nokia’nın en büyük pişmanlığı gelenekselci yaklaşımı olmuştu. 

2007: Dersini alan bir şirketin, dersini alan bir patronu tarafından tanıtılan ilk iPhone: 

Apple, 2007 yılında tarihin en etkili teknolojik ürünlerinden birisi olan iPhone’u tanıttı. Cihaz, oldukça küçük bir gövdede, telefondan daha fazlasını sunmak için tasarlanmıştı. Kamerası yalnızca fotoğraf çekebiliyor, renkli dokunmatik ekranında internette sörf imkanı sunuyordu. Mobil uygulama kavramı için biraz daha vakte ihtiyaç vardı. Steve Jobs iPhone lansmanı sırasında “Mobil cihaz sektörünün 5 yıl ilerisine geçtik” diye bir söz sarf etmişti, gerçekten de öyle dolu.  

Ocak 2008: Mobil uygulama kavramı 

Kullanıcıların kendi amaçlarına uygun hizmetlere erişmesi için farklı bir dünya sunmak gerekiyordu. Bu nedenle Apple, ilk iPhone modelinin üzerinden 1 yıl geçtikten sonra App Store’u duyurdu. Bu akıllı telefon üreticileri için bir devrimdi, çünkü para kazanmak için tek yol olan cihaz üretip satmak dışında bir alternatif ortaya çıkmıştı. Apple ilk etapta bağımsız geliştiricilerin uygulama çıkarmalarına izin vermedi.  

Yine farklı bir anlayışa, daha hızlı bir dönüşüme ihtiyaç vardı.  

Kasım 2008: 10 yılda en çok kullanılan işletim sistemi olan Android’in doğuşu 

Google’ın mobil işletim sistemi Andorid, 2008’in Kasım ayında sessiz sedasız HTC Dream olarak bilinen, ABD’de T-Mobile G1 olarak anılan bir cihazda yerini aldı. HTC Dream, kızaklı dokunmatik ekranı, fiziksel klavyesi, maksimum işlevselliği ile dönemin en iyi cihazlarından birisi oldu.  

Bugün, ilk Android telefonun üreticisi olan HTC, pazarda tutunma savaşı veriyor. Google, her ne kadar firmanın elinden tutsa da HTC’nin Nokia’ya benzer bir kadere sahip olmasına az kaldı. Umarız böyle bir durum gerçekleşmez.  

Nisan 2011: Klasik telefonların çöküşü 

 

Artık telefonların akıllı olmasını sağlayan en büyük şeyin yazılım olduğu konusunda hemfikiriz. 2011’n Nisan ayında Android, dünyanın en çok kullanılan “mobil” işletim sistemi oldu. Çıkalı 3 yıl olmasına rağmen, Apple’ın daha önce bu adımı iOS ile atmasına rağmen Google dönüşümü belgeleyen başarıya ulaştı.  

Mobil cihazların %36’sından fazlası artık Android’e sahiptiler. Bu sırada Nokia’nın işletim sistemi Symbian’ın kullanım oranı düşmeye başladı, Nokia ısrarla Andorid cephesine yaklaşmıyordu. Firma önümüzdeki yıllarda Microsoft ile anlaşma yapacak ve borun pazarını kaçıracaktı, o kafayla Niğde zaten çok uzaktaydı.  

Nisan 2011: Siri 

iPhone’ların en büyük parçalarından birisi olan Siri, ilk kez 2011 yılında ortaya çıktı. Onun yeni diller öğrenmesi ve hızlı şekilde kullanılması zaman aldı. Google sadece bir yıl sonra şimdilerde Google Asistan olarak bildiğimiz Google Now’u hizmete soktu.  

Aralık 2011: Kafasına saksı düşen Microsoft yapmışlar 

 

Android ve iOS’in akıllara zarar yükselişini uzaktan seyreden Microsoft, cihazların artık mobilleşeceği gerçeğini görmezden gelmeyi bırakıp, çok da ilgilenmediği Windows Mobile projesinin fişini çekti. Ortaya Windows Phone adında yeni bir anlayış çıktı. Artık PC’nin vazgeçilmez işletim sistemi mobil versiyonuyla rekabete hazırdı. Halihazırda iki kişinin olduğu bir ortamda, üçüncünün başına neler geldiğini biliyorsunuz.  

Ocak 2012: Israrcı gelenekçiliğin hazin sonu 

BlackBerry, hala üretime devam ediyor, hala ısrarla fiziksel klavyeye sahip cihazlar üretiyor. Pazarda bir dev olmak isteyen şirketler, tüketicilerin eğilimlerine göre hareket ediyorlar. Halihazırda dev olanlar ise bu eğilimlerin gidişatını belirliyorlar. BlackBerry ise ısrarla kendi söylediğinden başkasını doğru görmeyen bir anlayışla hareket ediyor. 2012’nin başında firma, tarihindeki en kötü yılını geride bıraktığını açıklamıştı. Hala o eski günleri mumla arayan, defalarca batışın eşiğinden dönen bir şirket kimliğini koruyor.  

2012 Sonu: Yeni dev, muhteşem rekabet 

 

Samsung, 2012 yılında akıllı telefon sektörünün en çok satan cihazı oldu. Firma hemen hemen her cebe uygun olan her türlü akıllı telefonla piyasanın altını üstüne getirdi. Aynı zamanda Apple, oldukça seçme teknolojilere sahip az sayıda cihazla farklı bir strateji uygulayarak en çok telefon satan üreticiler arasında 2. sıraya yerleşti. Samsung, günümüzde hala akıllı telefon sektörünün lideri. Apple ise Huawei ile ikincilik için savaş veriyor. 

Kasım 2013: Sen milyar, sen milyon, sen ne yaptın? 

 

2013 yılında dünya çapında satışı gerçekleşen akıllı telefon sayısı 1 milyarı geçti. Evet, tam 1 milyar insanın cebinde akıllı telefon vardı artık, uzmanlar bu pazarın hala doymadığından söz ediyorlardı. 3G gibi teknolojiler sayesinde herkesin, her yerde ve her zaman internete bağlı kalması sağlanmak isteniyordu. Bugün hala dünyanın her yerinde internet erişimi yok, ancak akıllı telefon var. 

2015: Bağımlılık 

Küresel araştırmalar, sosyal medya mecralarının akıllı telefon uygulamalarıyla daha çok kişiye ulaşmasının ardından, bağımlılık faktörü teknolojiyle buluştu. 2008 yılından beri adı anılan, ancak çok da söz edilmeye Nomophobia (No mobile phobia – Nomofobi) adındaki bir psikolojik semptom, milyonlarca insanı etkisi altına aldı. Bugün akıllı telefon kullanıcılarının önemli bir kısmı, bu semptomdan muzdarip. Akıllı telefonlar bir anda ortadan kalksa, sudan çıkmış balığa, ışık görmüş tavşana döneceğiz.  

2015 yılında yapılan araştırmalar, insanların %80’ine yakınının bu bağılılığın etkisinde olduklarını ortaya koydu. Giderek daha fazla akıllı telefon satılmaya başlandı, ama bunun da bir sınırı vardı. 

2016: Google Asistan: 

 

Google, sesli asistan konusunda uzun yıllar süren çalışmalarını tamamlayıp, mesajlaşma uygulaması olan Allo’nun bir parçası olarak Asistan’ı tanıttı. Asistan zamanla Google Now uygulamasının yerini aldı. Google Asistan, bugün dünyanın en gelişmiş ses sentezleme teknolojisine sahip olan, en insansı konuşma yeteneğine sahip asistanı. (Gelişmiş verisyonun Türkçe sürümü hala yapım aşamasında) 

 

Şubat 2017: Tarihte ilk kez akılı telefon satışlar düşüş kaydetti:

 

Dile kolay, 1992 yılından bu yana, ilk iPhone’u gördüğümüz 2007’den bu yana ilk kez akıllı telefon satışlarında az da olsa gerileme yaşandı. Bu durum uzmanlara göre pazarın artık doygun hale geldiğine dair bir işaretti. İnsanlar, her yıl telefon yenilemeyi biraz fuzuli göremeye başladılar.  

Kasım 2017: Google, Microsoft’u solladı 

 

Google, bütün işletim sistemlerinin yarıştığı klasmanda Microsoft’un Windows’unu geride bıraktı. Dünyanın en çok kullanılan işletim sistemi artık Android oldu. Samsung’un bu işe büyük katkısı olsa da artık Apple haricinde, milyonlarca cihaz üretip satan firma var. 

Kasım 2017: İlk yapay zeka işlemcisine sahip akıllı telefon 

Yapay zekalar yazılımlardan ibarettir, ancak bu yazılımlar yüksek işlem gücü gerektirir. Milyonlarca transistörden oluşan mobil cihazlardaki işlemcile ise iki klasik bölümden oluşurlar. Bunlardan ilki merkezi işlem birimi olan CPU’lardır. İkincisi ise görüntü işlemlerini organize eden GPU’lardır. Huawei ise akıllı telefon tarihinde ilk kez, kendi işlemci markası Kirin ile bir başarıya imza attı. 

Firma, NPU adı verilen, yapay zeka yazılımlarının çalışmasıyla özel olarak görevlendirilen bir işlemci birimiyle, 3 bölümlü mobil işlemci yongasını tanıttı. Bu yongalar, tarihin ilk fiziksel yapay zeka işlemcisine sahip olan Mate 10 serisinde karşımıza çıktılar. Eş zamanlı olarak Apple, iPhone X ile A11 Bionic işlemcisini gün yüzüne çıkardı. Ardından Qualcomm Snapdragon 845 ve Samsung Exynos 9810 gibi güçlü işlemciler gördük.  

2018: Günümüz

Samsung, Huawei ve Apple’ın sırasıyla başını çektikleri akıllı telefon dünyasında, artık yüzlerce cihaz ve onlarca üretici var. Çin, pazarın büyük bölümünü markalarıyla ele geçirmiş görünüyor. Artık sesli asistanlar ve yapay zeka teknolojileriyle telefonlarımız bizi daha iyi tanıyorlar.  

TeknoTarih’ten şimdilik bu kadar. Diğer yazı dizimiz TeknoGelecek’te bu hafta, akıllı telefonların geleceğine odaklanacağız. Eğer siz de merak ediyor, teknolojinin geçmişine ve geleceğine ilişkin yolculukları kaçırmak istemiyorsanız, bizi takip etmeye devam edin.

Kaynak: Flowfinity, Text Request, Webtekno

TeknoTarih serisinin önceki yazılarına aşağıdan ulaşabilirsiniz:

Küçük bir hatırlatma: Webtekno mobil uygulamasını, iOS ve Android cihazlarınıza aşağıdaki bağlantılardan yükleyebilirsiniz.

WebteknoİNDİR WebteknoİNDİR sizlere sonteknolojiler.com farkıyla sunulmuştur

  • Site İçi Yorumlar

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.