Sıradaki içerik:

Gaziantep LoL Solo Q Turnuvası Başvuruları Başladı

e
sv

Çin, Komünist Olduğunu Hatırladı: Teknoloji Milyarderleri Yönetimin Takibinde

avatar

admin

  • e 0

    Mutlu

  • e 0

    Eğlenmiş

  • e 0

    Şaşırmış

  • e 0

    Kızgın

  • e 0

    Üzgün

Çin, Komünist Olduğunu Hatırladı: Teknoloji Milyarderleri Yönetimin Takibinde

Çin, Komünist Olduğunu Hatırladı: Teknoloji Milyarderleri Yönetimin Takibinde

Son yıllarda dünyanın en çok konuşulan ülkelerinden biri tartışmasız ki Çin. Asya ülkesi ekonomik olarak güçlendikçe siyasi ve kültürel etkinliğini de arttırmaya başlamıştı. Bu etkinin lokomotiflerinden biri ise teknoloji yatırımlarıydı. 

Çin’de peşpeşe gelen piyasa düzenlemelerinin bir sonraki hedefinin teknoloji devleri olabileceği ifade ediliyor. Bu durum hem Çin içerisinde hem de dünyanın geri kalanındaki piyasalarda bir gerginliğe neden oluyor. Çin Devlet Başkanı Xi‘nin son açıklamaları da bu gerilimi etkiliyor.

Teknoloji devleri kamuya devredilebilir mi?

büyük altılı

Çin’in şu andaki durumunu anlamak için ülkenin geçmişine bakmak gerekiyor. Mao döneminde ülkede mutlak bir komünist yönetim hakimdi. Sonrasında ise yavaş yavaş ülkede kısmi zenginleşme başladı. Deng Xiaoping döneminde “zengin olmak onurludur” anlayışı ile birlikte Çin halkı da zenginleşme adımları atmaya başlamıştı. 

Günümüzde de Çin’in bazı şehirleri kapitalizmle etkileşime geçebilir ve kapitalist ülkelerde bulunan sisteme uyumludur. Yine de ülkenin büyük kısmı komünist rejimle yönetilmektedir. Ülkenin uyguladığı sıkı sansür ve denetim politikaları, aşırı merkeziyetçi sistem de bu durumu pekiştirir.

Son dönemde ise Çin’in artık durumu değişti. Geçmişte fakir bir ülke olarak ucuz işgücü kaynağı olarak ele alınan Çin artık orta sınıf bir ülke haline gelmeyi başardı. Xi de artık ülkenin zenginlerinde toplanan kaynakların halka yayılması gerektiğini düşünüyor. Bu durumun bir nedeni olarak da güçlenen bireylerin parti yönetimini sorun çıkarması ihtimali.

Para güç ilişkisi

xi

Hem yurt içinde ellerinde tuttukları kapital, hem de ülke dışındaki etkileri nedeniyle teknoloji devleri Xi’nin radarına girmiş durumda. Analistlere göre bu kişilerin ellerindeki güç, Çin’in yönetimindeki Komünist parti için bir risk. Son yıllarda Alibaba, TikTok, Tencent gibi isimler Çin’den çıkan dikkat çekici isimler arasında yer alıyordu.

Çin’in bir sonraki hedefinin teknoloji zenginleri olup olmayacağı merak ediledursun, ülkede teknoloji devleri şimdiden bazı adımlar atmaya başlamış durumda. Geçen hafta Xi tarafından yapılan açıklamanın ardından 24 saat geçmemişti ki Tencent, ülkede “genel refah” yaratılması için yaklaşık 5.6 milyar poundluk bir fon ayırma sözü verdi. Firma bu ayın başında da gençlerin oyun süresine kısıtlama getiren özellikleri duyurmuştu. Bu hamlenin nedeni ise devlet medya organlarının oyunları “ruhani afyon” olarak nitelendirmesiydi. 

Şirketlerin manevra alanı azalıyor

teknoloji

Asya devinde devletin yaklaşımı daha sert hale geldikçe Çinli firmaların piyasa değeri de etkileniyor. Pasifik okyanusunun her iki tarafındaki hükümetlerin baskıları sonucu Çin menşeli firmaların toplam değer kaybı 1 trilyon dolar eşiğini aşmış durumda. 

Altın Ejderha Endeksi adı verilen ve Çin’in ülke dışında işlem gören en büyük 250 firmasının yer aldığı listede bu yıl toplam değer kaybı da yüzde 50’ye gelmiş durumda. Didi gibi ülkenin büyük firmalarının dış pazarlarda işleme açıldıkları anda sıkı kısıtlamalarla karşılaşması, hatta doğrudan engellenmesi genel olarak bir çekince oluşturuyor. Bazı kişiler Çin’in bu konuda karar vermesi gerektiğini savunurken bazıları ise Çin’in düzenleyici rolünün gereğini yaptığını savunuyor.

Tek etkilenen firmalar değil

jack ma

Firmalar Çin’deki zenginliğin dağıtımı sorunundan etkilenenlerden yalnızca biri. Kişiler için de durum oldukça karmaşık gözüküyor. Çin’in kısıtlamalarını eleştiren Alibaba’nın kurucusu Jack Ma tam üç ay süreyle gözden kaybolmuş ve büyük gerilime neden olmuştu. 

TikTok’un sahibi olan ByteDance’ın kurucusu da “kitap okuyup hayal kurmak” için görevi bıraktığını açıklamıştı. Pinduoduo adlı e-ticaret platformunun kurucusu olan Colin Huang da şirketteki görevinden el çektirilmişti. 

Daha bunun uluslararası kavgası var

ticaret savaşı

Çinli firmaların yurtdışında, özellikle ABD borsalarında işlem görmesi Çin açısından çok da hoş karşılanan bir şey değil. Zira ABD’de geçen bir yasa, ülke borsasında yer alan firmaların en geç üç yıl içerisinde muhasebe kayıtlarını ABD’li denetçi ve yetkililere açmasını gerektiriyor. Trump döneminde çalışmalarına başlanan bu düzenleme Biden döneminde de devam ediyor.

Çin ise buna karşılık olarak yeni bir yasa çıkardı ve şirketlerin, öncesinden yasal mercilerden izin almaksızın yabancı denetçilere muhasebe kayıtlarını açmasını yasakladı. Bu da istedikleri zaman şirketlerin denetlenmesini engelleyebilecekleri anlamına geliyor.

Ortalama bir yatırımcı için ise bu durum bir risk oluşturuyor. Diyelim ki bir firmanın hissesini aldınız ve bu firma da 3 yıl boyunca muhasebe kayıtlarını paylaşamadığı için borsadan kaldırıldı. Elinizde hisselerle kalakalırdınız. Bu risk de Çinli firmalara yatırım yapacak olanları korkutuyor.

Çin’in iç politikaları daha uzun süre tartışılmaya devam edilecek gibi gözüküyor. Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?

sizlere sonteknolojiler.com farkıyla sunulmuştur

  • Site İçi Yorumlar

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.